Constructivist approach nedir ?

Emre

New member
Constructivist Approach: Bir Hikâye ile Anlatım

Merhaba sevgili forumdaşlar, bugün sizlerle paylaşmak istediğim bir hikâye var. Aslında bu hikâye, eğitimde “constructivist approach” yani yapılandırmacı yaklaşımı anlamamıza yardımcı olacak türden. Hazır olun, çünkü biraz duygusal, biraz düşündürücü ve kesinlikle sürükleyici bir yolculuğa çıkıyoruz.

Yeni Bir Sınıf, Yeni Bir Başlangıç

Ahmet, genç ve çözüm odaklı bir öğretmendi. Her ders planını titizlikle hazırlıyor, öğrencilerin öğrenme sürecini stratejik bir şekilde yönetiyordu. Ama bir gün, sınıfına yeni bir grup öğrenci geldiğinde, her şey değişti. Öğrenciler farklı seviyelerdeydi, bazıları dersleri kolay kavrarken, bazıları anlamakta zorlanıyordu. Ahmet, klasik yöntemlerle her öğrenciyi aynı anda ilerletmeye çalıştı, ama gördü ki bu yöntem herkes için yeterli değildi.

Sınıfın diğer ucunda ise Elif vardı. Empatik, ilişki odaklı ve öğrencilerin duygusal durumlarına önem veren bir öğretmendi. Onun için öğrenme sadece bilgi almak değil, aynı zamanda öğrencilerle kurulan bağlarla anlam kazanıyordu. Elif, öğrencilerin merak ettiklerini dinliyor, onları cesaretlendiriyor ve fikirlerini paylaşmalarına fırsat tanıyordu.

İlk Deneyim: Öğrenme Yolculuğu

Bir gün Ahmet, constructivist yaklaşımı denemeye karar verdi. “Bilgi hazır verilmez; öğrenciler kendi deneyimleriyle, sorularıyla ve keşifleriyle öğrenir,” diyordu zihninde. İlk uygulama basit bir proje ile başladı: “Günlük yaşamda enerji tasarrufu nasıl sağlanır?”

Ahmet, öğrencilerin gruplar halinde çalışmasını sağladı. Her grup, kendi fikirlerini ortaya koyuyor, deneyler yapıyor ve sonuçlarını diğerleriyle paylaşıyordu. İlk başta bazı öğrenciler tereddüt etti, çünkü alışık oldukları tek yönlü bilgi akışı değildi. Ama zamanla, merakları arttı, sorular sormaya başladılar ve kendi çözümlerini üretmeye başladılar.

Elif ise öğrencilerin duygusal motivasyonunu güçlendirdi. Bir grup öğrencinin zorluk yaşadığını fark ettiğinde onları cesaretlendirdi, hataların öğrenmenin bir parçası olduğunu anlattı ve sınıf içinde güvenli bir ortam yarattı. Öğrenciler artık sadece bilgi almıyor, aynı zamanda paylaşmayı ve birbirlerinden öğrenmeyi deneyimliyorlardı.

Strateji ve Empati Bir Arada

Ahmet’in çözüm odaklı yaklaşımı, sürecin yapısını sağladı. Öğrenciler hangi adımları izlemeleri gerektiğini, hangi kaynaklara başvuracaklarını öğrendi. Öte yandan Elif’in empatik yaklaşımı, sınıfın duygusal atmosferini besledi; öğrenciler fikirlerini paylaşmakta kendilerini güvende hissettiler. Constructivist yaklaşımın özü burada ortaya çıkıyordu: bilgi, öğrencilerin kendi deneyimleriyle yapılandırılıyor ve öğretmenler bu süreçte rehberlik yapıyordu.

Bir grup öğrenci, kendi mini deneylerini sınıfa sunarken Ahmet’in gözleri parladı. “İşte strateji işe yarıyor,” dedi kendi kendine. Aynı anda Elif, diğer öğrencilerin alkışları arasında gülümsedi ve düşündü: “İşte empatiyle beslenen öğrenme böyle bir şey.”

Hikâyenin Öğrettikleri

Bu hikâye, constructivist approach’un temelini anlatıyor: Öğrenciler aktif bir şekilde öğrenir, kendi fikirlerini keşfeder ve öğretmen rehber olarak sürece eşlik eder. Erkek karakterin stratejik ve çözüm odaklı yaklaşımı, sürecin planlı ve ölçülebilir olmasını sağlarken, kadın karakterin empatik ve ilişki odaklı yaklaşımı, öğrenmenin anlamını ve motivasyonunu güçlendiriyor.

Forum Tartışması İçin Sorular

Şimdi forumdaşlar, sizlerle bunu tartışmak istiyorum:

* Sizce constructivist yaklaşım, klasik öğretim yöntemlerine kıyasla öğrencilerin öğrenme motivasyonunu ne kadar artırıyor?

* Stratejik planlama mı, yoksa empati ve ilişki odaklı yaklaşım mı daha kritik? Yoksa ikisi birlikte mi olmalı?

* Kendi deneyimlerinizden hareketle, bu yaklaşımı günlük yaşam veya iş hayatında nasıl uygulayabilirsiniz?

Hikâyemiz burada bitiyor ama tartışma şimdi başlıyor. Öğrencilerin kendi fikirleriyle öğrenme süreci, hepimiz için ilham verici olabilir. Gelin, yorumlarınızla bu hikâyeyi zenginleştirelim ve constructivist yaklaşımı farklı perspektiflerden inceleyelim.

Bu hikâye sadece bir sınıf örneği değil, aynı zamanda öğrenmenin duygusal ve stratejik boyutlarını bir araya getiren bir yolculuk. Sizce en etkili öğrenme süreci, strateji ve empatiyi nasıl dengeler?
 
Üst