Tasnif yerine ne kullanılır ?

Nazik

New member
Tasnif Yerine Ne Kullanılır? — Sınıflandırmanın Ötesinde Düşünmek

Arkadaşlar, hepinizin bir konuda kafasının karıştığı anlar olmuştur: Bir şeyi nereye koyacağımıza, nasıl ayıracağımıza karar veremediğimiz o anlar. Dosyaları, fikirleri, insanları, duyguları… her şeyi bir şekilde “tasnif” etmeye çalışıyoruz. Çünkü tasnif etmek güvenli geliyor. Kaosa düzen getiriyor. Ama işte tam bu noktada içimde hep bir isyan beliriyor: Ya bu tasnif etme takıntısı bizi sınırlıyorsa? Ya bazen tasnif yerine akışa bırakmak, yeni bir bakış biçimi geliştirmek gerekiyorsa?

Tasnifin Kökenleri: Kontrol Arzusunun Gölgesinde

“Tasnif” kelimesi Arapça kökenli; “sınıflandırmak, düzenlemek” anlamına geliyor. İnsanlık tarihine baktığımızda bu eğilimin aslında çok eskiye dayandığını görüyoruz. İlk toplumlar bile doğayı anlamlandırmak için türler, mevsimler, toplumsal roller üzerinden sınıflar oluşturmuş. Tarım toplumunda tohumun, sanayi çağında makinenin, dijital çağda ise verinin tasnifi ön plana çıkmış.

Yani tasnif, sadece bir düzenleme yöntemi değil, bir varoluş stratejisi haline gelmiş. Ancak bu strateji, zamanla özgürlüğün karşıtı bir yapıya da bürünmüş. Her şeyin bir “yer”i olmalı anlayışı, farklı olana, sınırların dışında kalana yer bırakmamış.

Günümüzde Tasnif: Etiketlerin Çağında Yaşamak

Bugün artık sadece fiziksel nesneleri değil, insanları ve fikirleri de tasnif ediyoruz. “Bu liberal, şu muhafazakâr”, “bu erkek işi, bu kadın işi”, “bu akıllı telefon iyi, şu kötü”... Sosyal medyada bile kendimizi etiketlerle tanımlıyoruz.

Oysa insan karmaşık bir varlık. Bir kişi aynı anda hem geleneksel değerlere bağlı hem de yenilikçi olabilir. Hem mantıkla düşünebilir hem duygularla hissedebilir. Tasnif, bu karmaşıklığı basitleştiriyor ama aynı zamanda fakirleştiriyor da.

Belki de artık “tasnif” yerine “bağlantı kurma” kavramını düşünmeliyiz. Çünkü günümüz dünyasında bilginin, düşüncenin ve kimliğin gücü, ait olduğu kategoriyle değil, kurduğu bağlantılarla ölçülüyor.

Tasnif Yerine Ne Kullanılabilir?

Peki, “tasnif”in yerine ne konabilir?

Bazıları “ağ düşüncesi” (network thinking) diyor. Yani bir şeyi bir sınıfa koymak yerine, diğer şeylerle ilişkisine göre anlamlandırmak. Bu düşünme biçimi, doğadaki ekosistemlere benziyor. Ormanda hiçbir canlı tek başına tanımlanamaz; mantar ağlarından kök sistemlerine kadar her şey birbiriyle bağlantılıdır.

Bazı filozoflar ise “akış temelli” düşünmeyi öneriyor. Buna göre hiçbir şey kalıcı değildir; her şey dönüşür, birbirine karışır. Tasnif ise bu akışı dondurur. Belki de yeni çağın düşüncesi, donmuş sınırları değil, hareket halindeki anlamları kabul etmeli.

Erkek ve Kadın Perspektiflerinin Buluştuğu Nokta

Erkekler genellikle stratejik, sonuç odaklı düşünür; bu, tasnif sistemlerinde kendini belli eder. Netlik isterler: “Bu budur, şu şudur.”

Kadınlarsa daha ilişkisel ve empatik bir yaklaşım sergiler; onlar için önemli olan bağlantıdır, hikâyedir, anlamın duygusal örgüsüdür.

Ama bu fark, bir çatışma değil, zenginliktir. Çünkü tasnifin alternatifi belki de bu iki enerjinin birleşiminde yatıyor.

Yani erkek aklının “çerçeve kurma” gücüyle, kadın sezgisinin “bağ kurma” becerisi birleştiğinde, tasnifin ötesine geçen, bütünsel bir anlayış doğabilir. Hem düzen vardır hem de akış; hem yapı hem de esneklik.

Beklenmedik Bir Alan: Yapay Zekâ ve Tasnifin Geleceği

Yapay zekâ çağında yaşıyoruz ve farkında mısınız, bütün algoritmalar tasnif üzerine kurulu!

Veri setleri, etiketler, kategoriler… Her şey sınıflandırılıyor. Bir yüz “mutlu” ya da “üzgün”, bir metin “pozitif” ya da “negatif”, bir kullanıcı “ilgili” ya da “ilgisiz”.

Ama insan davranışları bu kadar ikili değil. Gelecekte yapay zekânın gerçekten “insani” hale gelmesi için belki de tasnif sistemlerinden çıkması gerekecek. Belki de makineler bir gün, “kategori” yerine “bağlam” anlayacak.

O zaman, belki algoritmalar bile bizim gibi düşünecek: Belirsizliği tolere eden, çok boyutlu, sezgisel bir biçimde.

Tasnifsiz Bir Dünya Mümkün mü?

Tamamen tasnifsiz bir dünya muhtemelen kaotik olurdu. Ama bu kaos, yaratıcı bir potansiyel de barındırırdı. Sanat dünyası bunun güzel bir örneği: En büyük yenilikler hep kategorilerin dışına çıkanlardan gelmiştir.

Picasso resimle heykeli, Einstein fizik ile felsefeyi, Björk müzikle görselliği harmanlamıştır. Onlar “tasnif”in sınırlarını kırmış, alanları birbirine akıtmıştır.

Belki de bireysel yaşamlarımızda da bu cesarete ihtiyacımız var. Kendi kimliğimizi, kariyerimizi, ilişkilerimizi bir kategoriye hapsetmek yerine, akış halinde tutmak…

Sonuç: Tasnifin Yerine Bağlantı, Anlam ve Akış

Tasnif yerine kullanabileceğimiz şey belki de üçlü bir bütün:

Bağlantı — Her şeyin birbiriyle ilişkisini görmek.

Anlam — Sınıf değil, bağlam üzerinden düşünmek.

Akış — Her şeyin değişebileceğini kabullenmek.

Bu forumda hep birlikte bu yeni düşünme biçimlerini tartışabiliriz. Çünkü tasnif etmek kolaydır; ama anlamak, bağ kurmak, akışta kalmak cesaret ister.

Ve belki de bizi insan yapan tam olarak budur: Düzeni ararken bile özgürlüğü kaybetmemek.
 
Üst